Tesla ve “Reklamsız Başarı”

20161005_173714

Gri bir Model X

Merhabalar,

Bilindiği üzere Tesla, elektrikli otomobilleri, otomobillerin ilk ortaya çıktığı zaman olduğu gibi Dünyada tekrar popüler hale getirmeyi başarabilecek en kuvvetli aday olarak görülüyor. Aslında biraz önceki cümlemde belirttiğim üzere elektrikli otomobiller 21. yüzyılda ortaya çıkmadı ve tarihleri 1880’lere kadar uzanıyor. İçten yanmalı otomobillerin şarj süresi gibi dezavantajlarının olmaması ve sürekli gelişerek pazar hakimiyetini kazanması elektrikli otomobilleri yollarda sık görmememizin önemli nedenlerinden. 21. yüzyılla beraber batarya ve şarj teknolojilerinin gelişmesi ve Dünyada karbon salınımının neden olduğu tahribat, elektrikli otomobilleri gelecek için oldukça önemli kılıyor.

Elektrikli otomobillerin önem kazanmasına büyük bir etken de 21. yüzyılla beraber karbon salınımını azaltmaya ve küresel ısınmayı önlemeye önem vermeye başlayan devletler ve örgütler oldu. ABD ve Avrupa’da devletler karbon ayak izlerini azaltmak amacıyla, sattıkları otomobillerden büyük karlar elde eden otomotiv devlerini aynı zamanda çevreyi kirletmeyen otomobiller üretmeye teşvik etmek amacıyla yasalar çıkardılar. Bu yasalar sayesinde hibrit, plug-in hibrit, elektrikli ve hidrojenle çalışan otomobiller geliştirmeye doğru yönlendirilen otomotiv üreticileri hala üretimlerinin ve karlarının çoğunu içten yanmalı motorlu otomobillerden sağlıyorlar. Günümüz koşullarında ise bu durumun uzun süremeyeceği aşikar. Norveç’in 2025’e kadar fosil yakıtlı araçların satışını durduracağını açıklaması ise bunun güzel bir örneği.

Piyasayı şekillendiren bu koşullar çerçevesinde Tesla ise oldukça enteresan bir örnek oluşturuyor. Çoğunluğu yüz yıllık devlerden oluşan otomobil üreticileri arasında ayakta kalabilmesi bile Tesla’nın piyasadaki konumunu oldukça ilginç kılıyor. Elektrikli otomobil üreticileri arasında Dünya üzerinde Çin dışında en büyük pazar payına sahip olan Tesla’nın bunu herhangi bir reklam ajansı  ve kampanyası kullanmadan başarması ise ayrıca takdire şayan. Bense bana göre bu başarının nedenlerini aşağıya maddeler halinde sıralamaya çalışacağım.

Çevreye Duyarlı Olma ve Ayrıcalık Hissi:

Tesla bu yılın sonlarında piyasaya süreceği Model 3 dışında hiçbir otomobilini 50.000 doların altında piyasaya sürmedi. Kurucu ve CEO Elon Musk, çok gizli yol haritasında da belirttiği gibi bu şirketin izlediği yolu karbon salınımsız trafiğe giden en kısa yol olarak görüyor. Bu fiyat etiketi sayesinde hem hiç karbon salınımı yapmayan hem de lüks otomobiller üretip pazarda belli bir pazar payına ulaşabildiler. Model S’in aldığı ödüller ve yıllar içinde oluşan güvenilirliği, Roadster sonrasında markanın kalıcılığını piyasa ve müşteriler gözünde pekiştirmiş oldu.

Supercharger Ağı ve Güvenilirlik: 

Elektrikli taşıtların en önemli ve güncel sorunlarından birine oldukça ilginç bir çözüm getirdi Tesla. Supercharger ağı sayesinde Model S ve X sahipleri, her ne kadar depoya yakıt doldurmak kadar hızlı olmasa da hızlı bir şekilde otomobillerine menzil kazandırabiliyor ve uzun yolculuklara çıkabiliyorlar. Güvenilirlik konusunda ise içten yanmalı motorlarla neredeyse aynı uzunluktaki geçmişiyle elektrikli motorlar, sorunsuzluklarıyla ön plana çıkıyorlar. Elektrikli motorlar hem çok daha az bakım gerektiriyorlar hem de daha az hareketli parçaya sahip oldukları için çok daha güvenilirler.Üstüne üstlük rejeneratif frenleme sayesinde gaza basılmadığı zaman menzilin bir kısmını bataryaya geri yükleyebiliyorlar.

Eşsiz Performans ve Teknoloji:

Tesla’nın performans modelleri daha önce benzeri görülmedik şekilde en pahalı spor araçlara benzer bir tecrübe sunabiliyor. Model S P100DL modeli 0’dan 60 Mph hıza yaklaşık 2.3 saniyede ulaşabiliyor. Değeri P100DL’den çok daha yüksek olan spor otomobillerin çoğu bu değere yaklaşamıyor bile. Konsolunda 12.3 inç büyüklüğünde bir ekran bulunan ve aracın bütün ayarlarının bu ekran üzerinden yapıldığı Tesla’ların diğer lüks otomobillerden tek farkı bu değil. Otonom sürüşten önce son adımlardan biri olarak nitelendirdikleri Autopilot’un videolarına belki de internette rastlamışsınızdır. Autopilot’la tam otonom sürüşü hedefleyen Tesla, Beta olarak nitelendirdiği bu sürümle hem kullanıcılardan gelen veriyi Autopilot’u geliştirmek için kullanıyor hem de otomobil sahiplerinin daha güvenli bir yolculuk geçirmesini sağlıyor. Geçenlerde Autopilot teknolojisinin 2.0 sürümünün donanımını tüketicileriyle buluşturan Tesla, yazılımı otomobillerinin hepsinde bulunan 4G LTE ile servis noktalarına gelmeden otomobillere yükledi.

Bu ve benzeri birçok farklılığıyla Tesla, otomotiv endüstrisinin diğer devlerinden ayrılmayı başararak tüketicilerinin gönlünde ayrı bir yer kazanmayı başardı. Her sene tüketici ve güvenlik kuruluşlarından birçok ödül kazanan Tesla, başarılarına rağmen herhangi bir sorun durumunda ise problemlere oldukça hızlı geri dönüşler yapıyor. NHTSA’in çarpışma testleri sonucunda bir modelinin düşük puan aldığının açıklanmasının hemen ardından, Tesla’nın üretim sürecini gözden geçireceğini ve bu problemin çözümü üzerinde çalıştıklarını belirtmesi buna oldukça iyi bir örnek.Yukarıdaki etkenlere ek, Tesla satış yaptığı ülkelerde bir de devletlerin karbon salınımını azaltmaya yönelik teşviklerinden de yararlanıyor. Özellikle ABD’de ve Avrupa’da tüketiciler binlerce dolarlık teşviklerle ve vergi avantajlarıyla karbon salınımsız araçlara yönlendiriliyorlar. Her otomobil üreticisinde olduğu gibi geri çağırmalarla ve hatalı üretimlerle de boğuşan Tesla, bunlara rağmen herhangi bir reklam bütçesi olmadan sürekli büyümekte ve SolarCity’le birleşmesi ve Gigafactory’de ürettiği bataryalarla evlerimize girmeye de başlamasıyla yakın zamanda duracak gibi görünmüyor.

Tesla’yı otomotiv endüstrisinin diğer aktörlerinden ayıran farkları yukarıda elimden geldiğince yazmaya çalıştım. Roadster’la başlayan macerasında Tesla, reklam bütçesi olmadan aynı sektörde yer aldığı diğer bütün firmalarla rekabet eder hale geldi. Geleneksel ve dijital mecralarda reklamı bulunmayan Tesla, Elon Musk’ın yönetimi altında, kaliteli ve arkasında durulan marka ve ürünlerin nasıl başarılı olabileceğine muhteşem bir örnek.

Okuduğunuz ve kıymetli zamanınızı ayırdığınız için teşekkürler.

Akın.